Ay bu türküyü ben eskiden kardeşimle bulaşık yıkarken çığırtarak söylerdim. Hala su sızıyor diyince gülmeye başlarız, canım lohusam benim.
Evet konumuz kaş ama gözlerimizin üzerindeki kıl topluluğu olan. Sahil beldesi falan değil.
Aşağıda ıkınma halindeki kişinin kaşları referansımız.
Alt Başlık:
Kaşçı ve Hüzünleri
Evet konumuz kaş ama gözlerimizin üzerindeki kıl topluluğu olan. Sahil beldesi falan değil.
Aşağıda ıkınma halindeki kişinin kaşları referansımız.
Alt Başlık:
Kaşçı ve Hüzünleri
Bugün haftalardır aldırmadığım için gözlerimin üzerinde birer bıyık hali kazanan kaşlarımı aldırmaya karar verdim.
Bu iş için cumartesilerimi adarım ancak olmadı işte. Taşınma, doğum, seyahat derken, ooo artık ay olmuş, hafta içini seçtim. Fönün 3 tl olduğu, 5 tl isteyenin iflas ettiği Kızılay'da bildiğim tek bir yer yok.
Bilenlere sordum. Şirketin insanlarının gittiği yerleri söylediler bana. DNAmı iş arkadaşlarımınki ile karıştırmak istemem.
Kendi başıma seçecektim. Levhalara bakıp, çarşılara girdim. Yok olmadı. Pasaja girdim, 2 kuaförde de kaşçı kızlar izin yapıyormuş. Salı günleri genel izin günü sanırım. Hmm demek pazar günleri de açıklar.
Eh dedim artık, bir apartmanda ilk kattaki kuaförün zilini çaldım. "Tercih ettiğiniz biri var mı?" dediler. Sanırım keraneler de böyle işliyor.
Yok dedim. Gelenin de ilk kaşlarına baktım tabi. Güzeldi.
Benim PMSim 2 hafta sürüyor. Dolayısı ile şu an hisli dönemdeyim. Üst derim çok ince ve çok çabuk hasar görüyor. Kaşçılarımdan duyduğum ilk şey bu. Sanki bilmiyorum ve sanki belli olmuyor. Neysee.
Bu kadıncağız da söyledi bunu tabi. İnceltin dedim. Çünkü aldırıyorum, 2 ay sonra bu hale geliyorlar. Böylece kaşçıya gitme maruziyetim ve sıklığım azalıyor.
Ama o kalınlaşma süreci nedense, belki ben farkında değilim, çok itici, mide bulandırıcı geçmiyor. "Olmaz, inceltmem küserler" dedi. "Benimkiler küsmüyor" dedim. Senelerdir yoluyorlar. Almıyorlar, yoluyorlar!
Üniversitede ilk senemde babamın zorlamasıyla aldırmıştım ben ilk kaşlarımı. Aldırdıktan sonra da ilk ona göstermiştim :/
O zamandan beri de işte böyle, düzenli olmasa da haldır huldur alırlar kaşlarımı. Hatta annemle ikimizi aynı anda almazlar. Yorucu oluyormuşuz. ahehhaha
Bu kadının elleri çok hafifti yaa.
İnce kaş sevmiyormuş. Aldı az. Sonra aynayı verince, "bitti mi?" diye sordum elbet. Alışmışım dakikalarca yolunmaya.
Baktım. Güzel göründü valla. Yere paralel EmelAcarkaşı gibi. Tamam dedim yav, ince olmasın. "Kadının en önemli yeri kaşıdır" dedi. Onayladım; "kaş göz gerisi söz".
Ama kaşlarımı keserken çok kötü oldu. Ben zaten acıdan ağlıyordum, gözlerimden şırıl şırıl yaşlar akıyor (eli hafif de olsa o bende klasik).
"Biz eskiden kaş kesmezdik" dedi. Bişi demedim. "Şimdi kesiyoruz. Eskiden kesmezdik." Hmm buna artık cevap vermem gerekiyor diyerek, "hı-hım" dedim. "20 senedir bu işi yapıyorum. Önceden iki üç teli keserdik. Şimdi hepsini kesiyoruz."Ah biz kaşçılar demeliydi.
"Uzuyorlar" dedim. "Kestiklerimiz uzardı" dedi. "Şimdi hepsini kesiyoruz işte." Eyvah dedim. Dememle geldi o cümle. "Çok üzülüyorum"
Cnmsn. Bişi diyemedim.Teselli edemedim.
Kartını verdi. İlk defa geldiğim için "bir daha randevulu gelin" diye de azarlandım nazikçe. Hee dedim.
Fönün 3 tl olduğu yerde kaşlarım için 12 istediler. 15 bıraktım çıktım. Şu ana kadar nerede çalıştığımı sormakla kaldı. D.Anadolu'dakinden "etim para ederken evleneceğim" diyen teyze en bombasıydı. Evlendi ama o yaşta, helal olsun.
Demek ki her kaşçı böyle hüzünlü olmuyor.
Hedefi olmayan insan üzgün insandır. Oleys!
Ve öyle adanmış insanları takdir etmek gerek. Parayla değil, sözle.
Teşekkürler.